Son zamanlarda futbol yazmak çok zorlaştı. Ezeli rakibinizin boğazına kadar pisliğe karışmış olması, taraftarının at gözlüğüyle tarihini unutup tek adama tapması, ülke sınırları içinde futbolu yönetmesi gereken kurumun 23 Nisan törenlerindeki çocuk başkan ayarında kararlar alması, kulüpler birliğinin ve onursal başkanının çadır tiyatrosundan örnekler sunması başlıca sebeplerdir. Futboldan soğuyan büyük bir kitle var ve ben de bunun bir üyesiyim. Sırf bu yüzden ne GS'ın, ne de yaz sezonunun transferlerini analiz edip yazabildim.
Sezona Fatih Terim'le başlayan GS'ın yavaş yavaş ısıttığı futbol ortamı bu hafta milli maç arasına girdi. Şu an BJK'nın 1 maç eksiğine rağmen GS ligde FB'nin 3 puan arkasında 2.sırada yer alıyor. Bu bile uzun zamandır özlemini duyduğumuz bir pozisyon. Ve daha önce arkadan gelip neler yaptığımız en iyi FB bilir. Dikiz aynasında her zaman tehlikeli bir rakip olan GS henüz selektör yapmıyor ama o günlerde gelecek. Bakalım milli göreve "oyuncularının sakatlanmaması gereken maç" gözüyle bakan Aykut Kocaman uzunları yakmış GS önünde neler yapacak? Direksiyon hakimiyetini sağlayabilecek mi? Bu arada Fatih Terim'in milli maça yaklaşımı ise her zaman ki gibi ders verir nitelikte!
Ayrıca milli takıma oyuncu verme konusunda rakibimiz yerli değil her zamanki gibi avrupa takımları. Aşağıda 2010 Dünya Kupası için oyuncu veren takımların listesi var.
SIRA | TAKIM | ÜLKE | OYUNCU |
1 | Galatasaray | Türkiye | 11 |
1 | Olympique Lyon | Fransa | 11 |
3 | Bayern Münih | Almanya | 10 |
4 | FC Barcelona | İspanya | 9 |
5 | Panathinaikos | Yunanistan | 8 |
5 | Real Madrid | İspanya | 8 |
7 | Werder Bremen | Almanya | 7 |
7 | Arsenal | İngiltere | 7 |
7 | Chelsea | İngiltere | 7 |
10 | Hamburg | Almanya | 6 |
Yazımızı Fatih Terim özdeyişi ile tamamlayalım: "Milli takıma hizmet, ülkeye hizmettir. Sonuçları ne olursa, olsun buna katlanırız".
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder