Lig TV bir röportaj yapmış, bıraktığımız gibi neşeli, sakin, dobra. Bırakalı 5 sene olmuş, özlemişiz. Sıradan bir oyuncu değildi, ilk yıl Zeytinburnu'nun ardından 14 yılı GS'de geçti (Real Sociedad sayılmaz, 2 maç 1 gol). Milli Takımın en fazla forma giyen 13. en fazla gol atan 8. oyuncusu.
Röportajı izlerken kafama takıldı, Hakan Şükür'le çok iyi anlaşırlardı ve Hakan'ın bu seviyeye yükselmesinde en çok Arif'in payı vardır. Hatta daha evvel Hociç - Sejdiç, Tanju - Prekazi işbirliklerini düşününce çok iyi golcülerin yanında mutlaka çok iyi bir tamamlayıcı oyuncunun olması gerektiği ortaya çıkıyor. Tam da burada Milan Baros'un niçin patlama yapamadığını bir kez daha anlayabiliyorum. İyi isimler (Lincoln - Arda - Kewell - Keita - Aydın - Pino - Misimoviç) olmasına rağmen bir türlü besleyemediler Baros'u, belki bu haftadan itibaren beslemeye başlarlar mı dediniz? Şaka olmalı...
Biraz geç de olsa teşekkürler Arif Erdem, hiç bir şey yapmasan da karakterin yeterdi, bugünküleri görünce kıymetin şimdi daha iyi anlaşılıyor!
3 yorum:
Agresifliğine ve kendini yere biraz kolay bırakmasına zaman zaman kızsakta farklı bir futbolcuydu.Delikanlıydı en azından..
Bir oyuncumuz rakiplerle itiş kakışın ortasında zor durumda kalsa Arif hemen yanı başında biterdi.
Ve dünyanın tüm Schmeichel'leri gelse o topu çıkaramazdı..
Özlemişiz walla bana da yazdırdın:)
http://hagininkosani.blogspot.com/2010/10/arif-erdem-b.html
senin yazını da gördüm, çok güzel...
bu sıkıntılı günlerde kendimizi böyle avutacağız, yakında VanGobbel ve Muhammed Altıntaş hakkında da yazacağım, O'nları da özledim :)
Yorum Gönder