24 Kasım 2025 Pazartesi

2025-26 TÜRKİYE TRANSFER SEZONU

2025-26 TÜRKİYE TRANSFER SEZONU


Biraz geç oldu ama transfer sezonunu özetlemek istedim:

TFF’nin açıkladığı takvime göre 2025-26 sezonu için birinci transfer ve tescil dönemi 30 Haziran 2025’te başladı, 12 Eylül 2025 gecesi bitti.

Bu dönemde:

·        Hem Süper Lig’in dört büyüğü,

·        Hem de Avrupa kupası kovalayan / kümede kalma savaşı veren Anadolu takımları
kadrolarını ciddi şekilde yeniledi.

TFF’nin bütçe tablosuna bakıldığında, özellikle Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor’un harcama limitlerinde lig ortalamasının çok üzerinde bir alanı olduğu görülüyor. Bu da zaten sahaya, transfer listelerine ve manşetlere bire bir yansıdı.

Galatasaray: Sane ve Osimhen’le “Champions League modu”

Transfer döneminin manşeti, tartışmasız şekilde Leroy Sane’nin Galatasaray’a gelişi oldu. Alman yıldız, Bayern Münih’le kontratının bitmesinin ardından Galatasaray’a 3 yıllık bir sözleşmeyle imza attı. Yıllık yaklaşık 9 milyon € net maaş + bonuslar, Türk futbol tarihinin en büyük maaş paketlerinden biri.

Galatasaray’ın hikâyesi sadece Sane değil:

  • Victor Osimhen için Napoli’ye ödenen 75 milyon €’luk bonservis, Türk futbol tarihinin transfer rekoru olarak kayda geçti.
  • Wilfried Singo, İsmail Jakobs, Przemysław Frankowski gibi profilli isimler savunma ve kanat rotasyonunu yukarı çekti.
  • Uğurcan Çakır ve İlkay Gündoğan hamleleri, hem yerli kalitesini artırdı hem de soyunma odasına ciddi tecrübe ekledi.

Galatasaray, bu pencerede aslında şunu ilan etti:

“Lig şampiyonluğu bizim için taban, hedef Avrupa’da derin bir yolculuk.”

Risk büyük, bütçe ağır; ama karşılığında hem Şampiyonlar Ligi hem de global marka algısında yukarı tırmanma ihtimali de aynı oranda yüksek.

Fenerbahçe: Kaleyi Ederson’a, hücumu Asensio’ya emanet

Suyun öte yakasındaki kulüp kaleden başladı.

Ederson, Manchester City’den Fenerbahçe’ye kalıcı transferle geldi. KAP açıklamasına göre Brezilyalı kaleci, her sezon için net 11 milyon € kazanacak.

Fenerbahçe’nin yıldız çekici politika burada da bitmedi:

·        Marco Asensio, PSG’den 8.5 milyon € civarı bir bedelle alındı ve 3+1 yıllık kontrat imzaladı.

·        Salzburg’dan gelen Dorgeles Nene, hem yaş profili hem de potansiyeliyle “bugünün değil, yarının da transferi” olarak dikkat çekti.

Fenerbahçe’nin bu hamlelerle mesajı net:

“Ederson’la kaleyi kitlerim, Asensio ve çevresine kuracağım hücum düzeniyle Avrupa’da daha seri koşarım.”

Sarı-lacivertliler, hem yaş ortalamasını çok düşürmeden hem de Avrupa tecrübesi yüksek isimlerle kadroyu yeniden şekillendirdi.


Beşiktaş: Orkun Kökçü ekseninde yeniden yapılanma

Bu dönemin Beşiktaş adına “imza transferi”, kuşkusuz Orkun Kökçü oldu.

·        Benfica’dan kiralık + zorunlu satın alma opsiyonlu bir yapı ile geldi.

·        KAP ve Portekiz basınında yer alan detaylara göre toplam paket, şartlar gerçekleşirse 25+5 milyon € seviyesine kadar çıkabilecek.

Bu ölçek, Beşiktaş’ın orta sahayı bir oyuncu üzerine inşa etme niyetini de gösteriyor.
Kökçü’nün:

·        Oyun kurucu rolü,

·        Uzun şut tehdidi,

·        Set oyununda pas kalitesi

göz önüne alındığında, Beşiktaş’ın oyun planının merkezine “10 değil, 8.5 numara” koyduğu söylenebilir.

Çevresine yapılan tamamlayıcı yerli-yabancı hamlelerle birlikte Beşiktaş, hem skor hem de oyun kontrolü tarafında yeniden “büyük resme” dönmek istiyor.


Trabzonspor: Onana kumarı ve kalede yeni dönem

Trabzonspor’un transfer hikâyesi, kalede yazıldı.
Bordo-mavililer, Andre Onana’yı Manchester United’dan 1 yıllığına bedelsiz kiraladı.

İngiliz basınına göre:

·        United, Onana için kiralama bedeli almadı,

·        Trabzonspor oyuncunun maaşının tamamını üstlendi ve önemli bir imza ücreti ödedi.

Onana tarafında ise bu hamle:

·        Daha çok oynama,

·        Finansal olarak prime dönemde maksimum kontrat,

·        Şampiyonluk yarışı + Avrupa kombinasyonu

anlamına geliyor. Trabzonspor için ise; doğru Onana, ligin kaderini değiştirebilecek bir kaleci profili.
Yanlış Onana senaryosu ise, hem finansal hem sportif açıdan ağır olabilir.

Anadolu takımları: Sessiz ama derin transferler

Büyükler gölgede çok konuşulurken, Anadolu cephesi de boş durmadı.

·        Örneğin, Antalyaspor, Hull City’den Abdülkadir Ömür’ü kiralık olarak kadrosuna katarak hem lig kalitesini bilen hem de yeniden çıkış arayan bir yerli yıldızı kadrosuna çekti.

·        Fatih Karagümrük, Chelsea’den David Datro Fofana transferiyle tekrar “ileri uçta fark yaratabilecek kiralık santrfor” modeline döndü.

Bunların yanında:

·        Bazı kulüpler, Afrika ve Güney Amerika pazarında düşük bonservisli ama potansiyelli isimlere yönelirken,

·        Diğerleri daha çok yerli rotasyonunu güçlendiren ve maliyeti sınırlı hamlelerle hayatta kalma stratejisini tercih etti.

Bu sezon, maçı değil hikâyeyi takip etme sezonu

2025-2026 Türkiye transfer sezonu, tek tek imzalar üzerinden değil;
ligin genel resmini, ekonomisini ve oyun kalitesini dönüştürme iddiası üzerinden okunmalı.

·        Bir yanda Sane–Osimhen–Ederson–Asensio–Kökçü–Onana gibi isimlerle parlayan bir vitrin,

·        Diğer yanda Anadolu’nun akıllı ve derinlemesine scout edilmiş hamleleri,

·        Arkada ise harcama limitleri, yayın gelirleri, Avrupa başarı zorunluluğu.

Sonuç olarak:

·        Hem şampiyonluk yarışı,

·        Hem Avrupa kupaları bileti mücadelesi,

·        Hem de küme düşme hattı

bu kadar “yüksek profilli” bir transfer yazından sonra her zamankinden daha sert olacak.

Bence bu sezonun mottosu:

“Sadece skora değil, sahadaki hikayeye bak.”

 


Hiç yorum yok: