3 Şubat 2011 Perşembe

Büyük futbolcudan hoca olmuyor!


Kuşkusuz bizler için büyük bir şanstı Hagi'nin Galatasaray'a gelmesi, ardından tekrar edilemez başarılarla beraber ülkenin en istikrarlı sonuçlarını alan bir takım ortaya çıkmıştı. Güzel günler çabuk geçermiş, keşke 2-3 yıl daha bizde oynayabilseydi ama zamana kimse karşı koyamıyor, emeklilik günleri ve teknik adamlık kariyeri başladı.

2001 yılında Romanya Milli Takımı'nda başladı ve doğal olarak çok büyük bir kredisi olduğunu düşünüyorduk ama Romanya Federasyonu Bölöni sonrası sadece 4 maç (1 G - 2B - 1M) sonra bir ışık görmemiş olacak ki 6 ay sonra yollarını Macaristan maçı sonrası ayırdı.

2003-2004 sezon başlangıcıyla beraber Bursaspor'da göreve başladı ama istediği ortamın yaratılmadığı gerekçesiyle 12. hafta sonunda (2G - 4B - 6M) istifa etti.

2003-2004 sezonunda Fatih Terim istifa ettiği için boşalan koltuğa 27. haftada oturdu ve bu görevini 2004-2005 sezon sonuna kadar sürdürdü. Bu süreçteki unutulmaz tek anı Ribery'nin solo gösterisiyle bütünleşen 5-1'lik FB galibiyetidir. Zaten teknik adamlık kariyeri boyunca kazandığı tek kupada bundan ibarettir. Bu 2 sezona yayılan performansı ise (28G - 6B - 8M) yavaş yavaş bu işlere alıştığını gösteriyordu ki başarısızlığa tahammül edemeyen camialarda olan çark devreye giriyor ve 2004-2005 sezon sonunda takımın 3. olması sonucunda sözleşmesi uzatılmıyordu. Ligde özellikle Daum'lu FB maçlarında alınan sonuçlar (1G - 1M) iyi gibi gözükse de yaptığı oyuncu değişiklikleri ile (ASY'de Necati'nin golü ile 1-0 öne geçtikten sonra skoru korumak için golü atan oyuncunun yerine Petre'yi sokması) bu konuda yardıma ihtiyaç duyduğunu gösteriyordu.

2005-2006 sezon ortasında herkes Steau Bükreş ile anlaşmasını beklerken bir sürpriz sonucu FC Politehnica Timişoara'nın başına geçti ama buradaki görevi de çok uzun sürmedi ve 5 ay sonra (07.11.2005 - 09.04.2006) ayrıldı.

Ve beklenen buluşma 1 yıl sonra 2007-2008 sezonunda gerçekleşti. Yıldızlaştığı kulübünde sadece 80 gün (01.07.2007 - 20.09.2007) görev alabilen "Giga"  ligde hiç mağlup olmadı ama şampiyonlar ligi grubunun ilk maçından (Slavia Prag) sonra (5G - 3B - 1M) buradan da ayrıldı.

Bu sezonun 10.haftasında görevden alınan Rijkaard'ın yerine 2.kez takımın başına geçen Hagi devre arasında tanığı isimleri transfer etti ve ağırlığını Türkiye Kupasına vermeye çalışıyor.

Fakat ısrarla yanlış yerde oynattığı oyuncular yüzünden yine başarılı olamayacağa benziyor. Hakan Balta ve Sabri'den ısrarla orta saha yaratmaya çalışıyor. Hatta bu ısrarı Galatasaray web sitesi editörlerini de etkilemiş olacak ki bugünkü Gaziantep kafilesine Sabri'yi "orta saha" oyuncusu olarak vermişler:

KALE
Ufuk Ceylan (1)
Aykut Erçetin
Robinson Zapata

DEFANS
Serkan Kurtuluş
Lucas Neill (3)
Servet Çetin (4)
Ahmet Kesim
Hakan Balta
Emiliano Insua (5)

ORTA SAHA
Sabri Sarıoğlu (2)
Lorik Cana (9)
Mustafa Sarp
Yekta Kurtuluş (7)
Emre Çolak
Juan Culio (8)
Aydın Yılmaz
Kazım Kazım (6)
Harry Kewell

FORVET
Anıl Dilaver (10)
Milan Baros
Bogdan Stancu (11)

Elinde fena olmayan bir kadro var, sakatların iyileşiyor, milli göreve gidenler geri dönüyor, hala affetme! imkanın varken ısrarla uzak durduğun Misimoviç var ve hala hata üstüne hata yapıyorsun. Hafta sonunda oynanan ve 2-0 kaybettiğimiz Bursa maçındaki başlangıç kadrosu da hatalıydı. Şimdi kalkıp bugünkü maçta elimizde Mustafa Sarp - Ayhan Akman - Barış Özbek'siz bir orta saha imkanı varken bu günü Sabri'yi orta sahada oynatarak bozma! Ve lütfen Galatasaray'ı defansif, korkak, pısırık oynatma! Bırak yenilmeyi fark yiyeceksek bile tekmeye kafa uzatanlarla, gençlerle, bizden olanlarla, heyecan duyanlarla aslanlar gibi (kadro önerimi de yanlarına yazdım) yenilelim!

Hiç yorum yok: