18 Ekim 2010 Pazartesi

Kadro Dışı!



Bugün kendi sahamızda aldığımız 4-2'lik Ankaragücü mağlubiyeti "Galatasaray Futbol Takımı Sistemi"ni sorgulamamız gerekir. Kulübün başkanı Adnan Polat yaklaşık 20 yıldan bu yana yöneticilik yapmış, görev aldığı sezonlarda taraftarın gönlünü kazanmış bir isimdir. Alp Yalman döneminde 1992-96 yıllarında "futbol şube sorumlusu" olarak başlayan yöneticilik deneyimi, ardından geçen 10 yıllık süreçte taraftarın "başkan olmasını istediği isimler" sıralamasında ilk sıraya oturmuş ve 2006 yılında kulübün kötü zamanında taraftarlar arasında yardım kampanyası düzenlemiş, ardından Özhan Canaydın başkanın davetini geri çevirmeyip, ateşten gömlek giyme pahasına 2. başkan olmuştur. Sonraki kongrede kulübe başkan seçilmiş ve bugüne kadar kronik sorunları (şirket birleşmesi, Ali Sami Yen - Florya - Mecidiyeköy üst haklarının kazanılması, kendinden önce başlayan yeni stadın başarılı şekilde inşaası, tüzük tadilatı, Riva'dan para kazanma aşamasına gelinmesi, gelir getirecek projelerin başlatılması vb.) bir bir çözmeye başlamıştır. Bu sürede futbol takımı başarısızdır. Çünkü yukarıda belirtilen sorunlar kulübe para kazandırmayıp sürekli para kaybetmesine yol açmış, maddi imkansızlıklar neticesinde yapılması gereken kaliteli transferler eksik kalmıştır. Unutmayınız ki Football Manager oynarken bile bütçenizin elverdiği ölçüde oyuncuları alabiliyorsunuz. İstenen skorları alamadığınızda da sürekli load-save yapıyorsunuz (en azından ben öyle yapıyorum). Adnan Polat kulüp başkanı olarak bugün başarısız değildir çünkü başkan sadece 90 dakikanın sonucuna göre değerlendirilmemeli tüm icraatlarına bakılmalıdır. Adnan Polat'ın tek hatası kendisi gibi bir Futbol Şube Sorumlusu bulamamasıdır.

Polat'ın göreve getirdiği Frank Rijkaard'ın futbolculuk dönemi dünyadaki bir çok insanı kıskandıracak seviyededir. Kulüp takımlarında defalarca Lig Şampiyonluğu - Şampiyon Kulüpler Kupası - Kıtalararası Süper Kupa - Kupa Galipleri Kupası kazanmış, milli takımda da Avrupa Şampiyonu madalyasını boynuna geçirmiştir. Futbolu bıraktıktan sonra önce yardımcı antrenör sonrasında ise dünyanın en büyük takımlarından Barcelona'nın başına geçmiş ve burada da teknik direktör olarak 2 kez İspanya Ligi'ni, 1 kez de Avrupa Şampiyonlar Ligini kazanmıştır. 2006 yılında ise UEFA Yılın Teknik Direktörü seçilmiştir. 2009 yılında da herkesin taktirini (ve kıskançlığını) kazanan bir kararla kulübümüzde göreve başlamıştır. (Barcelona'yı babamda şampiyon yapar diyenler; babanız önce o göreve gelsin sonra tekrar konuşalım). Rijkaard'ın yardımcılığını yapan Johan Neeskens ise futbolculuğu döneminde tam bir efsane olmuştur. 2004 yılında FIFA tarafından yayınlanan Dünyanın Yaşayan En İyi Futbolcuları Listesi'nde kendisine yer bulmuştur. Akabinde kariyerine yardımcı antrenör olarak devam etmiş ve bir çok başarıda imzası bulunmaktadır. Rikaard'ın ekibinde Albert Roca Pujol (6 yıl Barcelona) ve Carlos Cuadrat (ilk deneyimi) gibi profesyoneller bulunmaktadır. Altyapının başına getirlen Evert Jan Derks ise 1989 yılından bu yana profesyonel olarak görev yapıyor ve çok uzun süredir Futbol Akademisi Direktörlüğü yapıyor. Bu teknik kadronun herhangi birine "futboldan anlamıyor" demek ancak kendi futbol bilgisizliğini ortaya koyar. Yönetimin teknik kadrodaki tek hatası Türk yardımcı antrenör atamamasıdır.

Gelelim bugünkü gibi sonuçları alıp bizi kahreden zincirin son halkasına; futbolculara. Kulübün içinde bulunduğu maddi sıkıntılar nedeniyle bonservisi elinde olan oyunculara yönelmesi makul karşılanabilir. Fakat bu sistem kulübümüze büyük zararlar vermiştir. Son zamanlarda yapılan transferlerin neredeyse tamamı (Harry Kewell ve henüz sakatlıklardan dolayı oynayamayan Mehmet Batdal hariç) kısa süreli parlamalar dışında son derece başarısız olmuştur. Barış Özbek - Leo Franco - Gökhan Zan - Serdar Özkan - Mustafa Sarp - Ali Turan bugün bu noktada olmamıza en büyük sebeplerdir. Bu kişilere ilaveten Servet Çetin - Ayhan Akman gibi kapasitesi Galatasaray için yeterli olmayan futbolcuları ilave ettiğinizde ortaya kaosa yakın bir sonuç çıkıyor. Her kriz bir fırsattır. Kısa vadede benim önerim uzun zamandır tel tel dökülen ve dökülmeye devam edecek olan Barış Özbek - Gökhan Zan - Serdar Özkan - Mustafa Sarp - Ali Turan - Ayhan Akman - Servet Çetin arkadaşlarımızı kadro dışı bırakmak ve ara transfer döneminde kendileriyle yollarımızı ayırmaktır. Önümüzdeki ilk maça eldeki isimlerle devam etmek, sakatlık - cezalı - formsuzluk durumlarında ise kadroyu A2 Takımı'ndan takviye etmektir. Unutulmamalı ki A2 takımında da sol bek, stoper, sağ açık, forvet var ve inanıyorum ki ihtiyaç olduğunda en kötü bu arkadaşlar kadar oynarlar. (Bu arada bizde dahil olmak üzere tüm kulüplerimiz A2 Takımlarını Federasyonun geç açıklamasından dolayı yanlış kullanıyorlar. Bu sene itibarı ile yaş sınırlaması kalkmış olup 2 yabancı oynatmak mümkün, yani o hafta A Takımı'na alamadığın tüm oyuncuları formda kalması için A2 Takımı'nda oynatabilirsiniz).

Bu gece itibarı ile ortalık Adnan Polat istifa! Frank Rijkaard istifa! sesleriyle inliyor. Sanırsınız ki Adnan Polat Galatasaray'ı sizden daha az seviyor. Sanırsınız ki bugün Rijkaard'ı gönderip yerine gelenle (bu kadroyla) şampiyon olacağız. Bize sahada ruhunu ortaya koyacak, tekmeye kafa uzatacak, dışarda taraftar var mı diye sormayacak, yenilse de "aslanlar gibi" oynayacak futbolcular lazım.

Haydi Polat ve Rijkaard, başladığınız işi bitirin!

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Rijkaard'da da hata var biraz, yanlış kadro seçimleri yaptı zaman zaman bana göre ama gitmesini gerektirecek bir durum yok.

Yönetime gelirsek, yönetimden gitmesi gereken bir kaç kişi olabilir ama tamamen yönetim istifa doğru değil. Futbol boşlandı biraz bu sıralar ama önemli gelişmeler yaşanıyor kulüpte. Aslantepe, Riva, GS Bonus vs. gibi faaliyetler var. Basket şubelerinde yenilenme yapıldı mesela.

Vereceksin Servet'e, Sarp'a kadro dışı, hatta sözleşmesini fesh edeceksin. Ayhan'a, Sabri'ye, Pino'ya falan da yapacaksın sert bir uyarı, gerekirse para cezası. Rijkaard bu takımın başında kalmaya devam edecek diyeceksin.

Devre arasında yenileyeceksin yerlileri, gerekirse önümüzdeki sezon hiç transfer yapmayacaksın ama yerli rotasyonunun kalitesini arttıracaksın. Bak bakalım Rijkaard neler yapıyor o zaman o takımla.

http://jaimelesport.blogspot.com