29 Aralık 2011 Perşembe

Furkan Aldemir üzerine...


91 doğumlu olan, Karşıyaka’nın altyapısında yetişen ve basketbolda pek görmeye alışık olmadığımız bonservis bedeli ile (1.000.000 $) Galatasaray’a gelen Furkan Aldemir yakın gelecekteki en önemli Türk oyunculardan biri olmaya aday. Bana çokça Kaya Peker’in Efes Pilsen’deki halini hatırlatıyor.

50’lerde Yalçın Granit – Ali Uras – Altan Dinçer – Sadi Gülçelik,
60’larda Mehmet Baturalp – Şengün Kaplanoğlu – Nedret Uyguç,
70’lerde Nur Germen – Kemal Erdenay – Aydın Örs – Doğan Hakyemez,
80’lerde Erman Kunter – Efe Aydan – Emir Turam – Aytek Gürkan – Necati Güler,
90’larda Lütfi Arıboğan – Levent Topsakal - Harun Erdenay – Orhun Ene - İbrahim Kutluay – Tamer Oyguç – Ufuk Sarıca,
2000’lerde Hidayet Türkoğlu – Mehmet Okur – Mirsad Türkcan – Hüseyin Beşok - Kerem Tunçeri – Kaya Peker – Kerem Gönlüm – Ender Arslan vb. isimler başroldeydi hep. Artık 2010’larda ise Ersan İlyasova – Semih Erden – Oğuz Savaş – Ömer Aşık – (her ne kadar devşirme olduğu için hazzetmesemde) Emir Preldziç ve Furkan Aldemir boy gösterecekler.

Temmuz ayında 20 yaş altı Avrupa Şampiyonası’nda turnuvaya damga vuran isim oldu ve özellikle ribaund kategorisinde ciddi işler yaptı. Orhun Ene görmezden gelemedi ve A Takım aday kadrosuna çağırdı ama hazırlık maçlarından sonra asıl kadroya almadı. Ve belki de en kötü seçimi bu oldu, hele İzzet Türkyılmaz isminden sonra! Halbuki takımı ateşleyebilecek ve diğer oyuncuların teklediği anlarda “sarsak” yapısıyla devreye girebilirdi! Bu sorunun cevabını bir sonraki turnuvada göreceğiz.


Takım
Sayı
Ribaund
2007-08
Pınar Karşıyaka
2,00
0,00
2008-09
Pınar Karşıyaka
2,28
3,00
2009-10
Pınar Karşıyaka
7,77
7,90
2010-11
Pınar Karşıyaka
8,61
7,96
2011-12
Galatasaray Medical Park
8,00
4,33

Yukarıdaki tablo yavaş yavaş geliştiğinin en iyi göstergesi. Bu sene Avrupa liginde ki rakamları ise 7,4 sayı ile 4,9 ribaund şeklinde.

Furkan iyi çalıştığı sürece hem ligde hem özellikle Euroleague’de önemli sürelere sahip olacaktır. Ülkemiz basketbol ülkesi olmadığı için eski Yugoslavya ve SSCB ülkelerinin takımlarındaki 17-18’lik genç oyunculara bakıp bu süreler için normal diyemeyiz. Furkan ribaund alır gibi bu süreleri pivot olan Andriç – Songaila – (gidene kadar) Zaza’dan, pozisyon arkadaşı ve kendisinden çok daha tecrübeli olan Cevher – Shumpert – Caner’den çalıyor. Ve günü geldiğinde NBA macerasını da layıkıyla yaşayacağını düşünüyorum. Aklında ve kalbinde hep Karşıyaka ile Galatasaray olacağına inanarak!

Hiç yorum yok: